26 Nisan 2022 Salı

KISA HİKAYELER - YAZ GELDİ - BÖL 1

Gelmeyen bir yaz, bitmeyen bir pandemi, sonu gelmeyen zamlar, içi boş geçen bir ömür…

Ne hayat ama..

Gelecekten fazlasıyla ümitsiz bir halde bunları düşünürken buldu kendini. Sonra , film mi açsam, diziye mi devam etsem, yeni bir diziye mi başlasam, eskilerden komikli bir şeyler mi izlesem, kitap mı okusam, müzik mi dinlesem, meditasyon mu yapsam, egzersiz hareketleri mi diye düşünürken hiç birini yapamadan uyuyakaldı.

Zangır zangır çalan telefonun sesiyle irkildi gecenin 3’ünde. Arayan Selim’di.

Selim: Ayşe hazırlan, 20dk sonra seni ordan alacağız hooooppppp Amerika’ya götüreceğiz.

Ayşe: Ne, Nasıl? Rüyada mıyım şu an, ne saçmalıyorsun?

Selim: Amerika kısmı şakaydı, diğer kısım doğru. Hadi hazırlan. Metin, Merve, Aslı hepimiz şu an seni almaya geliyoruz.

Ayşe: Saatten haberiniz yok sanırım. Hiçbir yere çıkamam.

Selim’in elinden telefonu hızla çekti Aslı ve sarhoş olduğu son derece belli olan bir sesle;

Aslı: Ayşe seni yatağından sürükleye sürükleye çekeriz.

Ayşe: Zorla diyorsun.

Aslı: Evet zorla. Hadi naz yapma, hazırlan. Pişman olmayacaksın. Ne yapıcaksın 4 gün boyunca evde. Hadi ama hep beraber çılgın bir tatil geçirelim.

Ayşe: Harika! Demek tatil planladınız bir anda. Çılgın olacağına hiç şüphem yok. Bu saatte bunları yaparak ilk sinyalleri verdiniz.

Aslı: Offf amma da naz yaptın hadi amaaa..

Ayşe: Tamam başımın belaları.. Siz beni almadan gitmeyeceksiniz belli.

Kapıya geldiklerinde Ayşe daha yeni kalkmıştı yatağından. Biraz ağır ağır da olsa hazırlanıp çıktı. 4 olmuştu bile. Metin ve Merve sızmıştı arka koltukta. Aslı da sızmaya yakın bir vaziyette bir şeyler izliyordu telefonundan. Selim hepsinden ayıktı ve Ayşe belirince kapıdan attığı çığlıkla araçtakileri uyandırdığı yetmiyormuş gibi birkaç da binanın lambası açıldı bu sese.

Ayşe koşar adımlarla araca atladı ve hemen sür yoksa saçını başını yolucam, bonus bonus dolanamayacaksın bir daha diye verdi ayarı Selim’e. Mahallelinin onlar yüzünden uykusundan uyanmasını hiç istemiyordu.

Sabahın ilk ışıklarıyla beraber İstanbul’dan çıkmışlardı bile.


26.04.2022 / 佳楠  

伊斯坦布尔

9 Haziran 2021 Çarşamba

Pandemik Vaziyetler

Ne yapmaya çalışıyordu? Neydi onu buna dönüştüren? Saldırgan, güvensiz, agresif ve hatta depresif ruh hallerine sokan.. Başaramıyorum diyordu, yine olmuyor… Bu düşünce geçtikçe zihninden daha da saplanıyordu sanki bu fikre. Kök salıyordu başarısızlık ve mutsuzluk hissi içinde.

Herkes işine gücüne dalmış günlerini alelade geçiriyordu. Kimse kimsenin çok da umurunda değildi sanki. Ölmek çok kolaydı artık. Bugün vardık yarın yok. Olanlar büyümeye devam ediyordu. O da büyüyordu.. Olgunlaşıyordu.. Ayırdına varıyordu etrafındaki her şeyin.. Bunu fark etmek ise tebessüm ettiriyordu. 

 Kendini içine çeken o düşünce sarmalından o kadar çok kurtulmak istiyordu ki aslında. Bunun yolunu bulmalıydı.. Bulacağına da inanıyordu üstelik. Zor şeyleri alt etmek onun işiydi. Bu zamana kadar hep öyle olmuştu. Peki bu sefer nasıl olacaktı.. Ne iyi gelecekti ona.. Kafası biraz karışıktı.

Şu pandemi bir ar önce son bulsaydı yapacağı ilk iş, derin bir nefes almaktı.


佳楠 / 伊斯坦布尔

09.06.2021   15:12

 

 

 

14 Mayıs 2021 Cuma

En Şanslı Gun :)

Merhaba Sayın Okur,

Sırf bugun bir şeyler yazmış olmak için yazıyorum desem ne dersin?  Çunku bazı insanlara göre bugun yılın en şanslı gunuymuş ve sen ne yaparsan devamı gelirmiş. Muhakkak dıleklerını yazıya dökmeliymişsin..Yazılarımın devamı gelsin istediğimden böyle bir yol denemek istiyorum ben de. Vedik astrolojide bir adı varmış bugunun ama unuttum. 

Bu aralar zaman çok harala gurele geçiyor pek bir şey anlamıyorum. Malum tam kapanmadır vs derken saçmasapan zamanlardan geçiyoruz işte dunya olarak. Bu durum bir hayli yordu herkes kadar beni de. Zaman geçiyor da biz duruyor muyuz peki? Tabii ki hayır. Biz de kendimizden geçiyoruz, yaşlanıyoruz eyy yaşlanıyoruz... 


佳楠 / 伊斯坦布尔

14/05/2021 

16:05 

31 Aralık 2020 Perşembe

2020 Bİ GİT LÜTFEN :/

 

Eskiden ne güzel şeyler yazardım, yazabilirdim. Şimdi çok da canım istemiyor. Büyüdükçe köreliyor mu insan? Tam tersi olması gerekmez miydi? Buğday gibi doldukça eğilmek, yaş aldıkça dolmak ve taşmak gerekmez miydi? Gerekirdi ama gel gör ki sevgili okur millet gider Mersin’e ben giderim tersine :D

2020 korkunç geçti değil mi dünya için. Kabus gibi bir yıldı. O kadar üzüldüm ki acizliğimize doğa karşısındaki. Düşünürken ağlamaklı bile oldum zaman zaman. Biz insanlar kendimizi ne sanıyoruz. Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayıp, tükettikçe tüketiyoruz. Her şey sadece bize aitmiş gibi gasp ediyoruz. Hakkımız olmayanı daha çok istiyoruz. Artık bir beynimizi kullanıp düşünsek.. Düşünsek ve öyle hareket etsek.. Ah keşke… Umarım bu yıldan dersler çıkarmışızdır diyeceğim ama benim hiç ümidim yok.. En azından kendi ülkemin insanlarından ümidim yok.

Ben neler yaşamadım ki 2020’de? 4 haftalık zorunlu eğitim geziyle başladım yıla. Henüz pandemi yoktu ortalıkta. Mutlu ve umutluydum. Hayallerim, heyecanlarım, olmasını istediklerim, oldurmak için çabalarım, hayal kırıklıklarım, kalp ağrılarım, bulantılarım ve bunaltılarım.. Hepsini yaşadım.. Hakkını vere vere yaşadım.. Peki ya yaşayamadıklarım? Onlar da oldu tabii.. Özgürlüğümü yaşayamadım ve benim gibi bütün dünya yaşayamadı. Hepimiz aynı anda yaşayamadık. Ha bu arada yüksek lisans yaptım, mezun bile oldum :) Eğitimlere doyamazken ben :/ Bakalım sırada ne var :P Bana da sürpriz.. Online eğitim girdi hayatımıza ve hatta online sınavlar.. Çağa mecburen ayak uydurduk :) Olumsuz görünen bu durumdan olumlu sonuçlar da çıktı mutlaka, bunu zamanla göreceğiz. 

Peki yaşanan bu negatifliklerden neler öğrendik? Bir şeyler öğrenebildik mi ya da ? Ders çıkardık mı? Yoksa cahil cahil yorumlar yapıp yaşamak denirse buna yaşamaya devam mı ettik? Kıymet biliyor muyuz artık? Şükrediyor muyuz her günümüze? Aldığımız nefese? Boş beleş şeylere aldırış etmemek gerektiğini öğrendik mi? Hala öğrenemediysek bizden ömrü billah adam olmaz. Öğrenenlere lafım yok ;) Aferin size... 

Ben kendi adıma zaten farkındaydım bütün bunların ama daha da bir perçinlendi bu bilgilerim. Meğer ne kadar güzelmiş dışarı çıkıp güneşi içimize çeke çeke nefes almak. Olmadık sokaklarda kaybolmak. Kalabalıklara aldırmadan fink atmak.  Ne güzelmiş, ne kıymetliymiş.. Bir de bir şeyi isterken çok da abartmamak gerektiğini öğrendim. Olursa olacaktır zaten. Sen gerekeni yap ve bekle. Gereğinden fazla efor sarf etmeye gerek yok.

Umuyorum ki gelen 2021 giden 2020’yi aratmasın. Gezegenimiz, biricik evimiz tüm maviliği ve yeşilliğiyle dönmeye devam etsin. İnsanlar mahvetmesin onu. Canına okumasın. Artık görmüş olsun ki canına okursak canımıza okur, şakası yok. Her şey çok güzel olsun. Virüs kaybolsun, güneş daha çok parlasın, insanlar daha çok gezsin, daha çok okusun, daha çok öğrensin, daha çok bilinçlensin, daha çok eğlensin, daha çok duyarlı, vicdanlı, merhametli olsun, aklını daha çok kullansın, her şeyin çaresi bulunsun, imkansız yine zaman alsın tamam ama imkansız diye bir şey olmasın :P Aşk bizi bulsun, ayaklarımız yerden kesilsin, mucizeler eksik olmasın, eteklerimiz zil çalsın, şıngır şıngır şıngırdayalım J öyle sağlıklı öyle sağlıklı olalım ki turp gibiyim cümlesi dilimizden düşmesin.  Karın kaslarımız çıksın, spor hayatımızın bir parçası olsun.


佳楠

伊斯坦布尔

31.12.2020

 

17 Mart 2020 Salı

Corona Days


Bazen hani insan kendini 500 kilo hisseder ve hic bir sey yapmak istemez ya, son 2 haftadir  aynen oyle hissediyordum ama gecti gibi gorunuyor, Helios isigini eksik etmedigi surece sikinti cikarmiyor bunyem;)

Bir seyler izlemek, bir seyler okumak, dinlemek, yazmak kendi adima ruhumu besleyen seyler. Ve tabii ki bir seyler pisirmek. Ama sadece bir seyi yapmak ve son damlasina kadar yapmak da aksine uyusturan ve sersemleten seyler. Mesela 5gun sadece dizi, film izlemek veya sadece kitap okumak. Iii iii ciks yapamam. Bunlari yapabilen insanlar var. (alkis) Nooo!!! Ama hepsinden biraz biraz OK.
Dun bir seyler izleme gunumken, bugun bir seyler okuma gunum ve biraz da bir seyler yazma. Sonra her gunun icinde yer alan mutfak kismi. Yanii bir seyler pisirme.. Pisirmenin gunu yok, tipki beslenmenin gunu olmadigi gibi.

Bu sikintili gunler, ardindan cok guzel gunleri getirecek diyorlar. Ne dersiniz? Bence de oyle olacak. Ruhumuzu beslemeye devam. Enerjinizi cekip size kendinizi kotu hissettirecek, hep negatif konusan, olaylara heeeep ama hepppp olumsuz yaklasan, hayat enerjinizi alan insanlara basin engeli. Sadece bu gunler icin degil hayatinizin geneli icin yapin bunu.  Benim cevremde boyle insanlar yok cok sukur, oldugu an (bicak emojisi, goz kirp) Kestirip atamayacaginiz bir durumdaysaniz da “yok sayin, gormezden gelin” o kadar zevkli ki ;)

 E hadi madem, kendinize iyi davranin!

21 Ekim 2019 Pazartesi

Uzun Zaman Sonrasi Yazisi ;)


Planlarin yolunda basina gelenleri yasarken sen, zaman su gibi akip gidiyor.

Uzun zaman oldu yine yazmayali elime kalem kagit almayali. Aslinda kalem kagit yerini klavyeye birakali cok oldu biliyorsunuz. Lafin gelisi kalem kagit diyorum
.
Bazen kendimi her seyden geri cekmek o kadar iyi geliyorki anlatamam. Detoks etkisi oluyor ruhumda. Bu ara yine oyle bi geri cekilmedeyim kendimce. Ruhumu beslemeye ihtiyacim var. Son isimden ayrildim, guzel bir tatil yaptim, eski bir hayalim vardi, gerceklestirmek icin bu yolda yurumeye basladim ve huzurluyum. Kis da gelirken yavastan degmeyin keyfime. Kisi uzun surdugunde sevmiyorum ama nebilim bir 10 gunluk kis guzel gelecek ;) Bu kis hasta olmak istemiyorum.

Size gecen yildan kalma bir ani’mi anlatayim cok komik. 2018  Kasim ayinda yeni bi ise baslamistim. Devasa bir beklenti, degisik bir pozisyon,ogrenecek yeni seyler,girilecek yeni ortamlar,toplantilar,yurtdisi seyahatleri,oralarda kazanilacak yeni deneyimler gibi gibi hayallerle dolup tasiyorum bir gorseniz. Ama sonuc ne oldu dersiniz? Tam bir FIYASKO! Evet dogru kelime bu. FIYASKO!

Pozisyonum yonetici asistanligi. Yoneticim bir cok kurulusun baskani ve Kadin bir insan. Eger dedim, asistanlik yapacaksam bir kadinin asistanligini yaparim, o kadin da bu kadin olmali. Ay ben nerden bileyim Enneagram Tip 3 ile karsilasacagimi. ( Ugur Bati-Enneagram kitabini okuyorum da bu ara :/ ) Butun bir kisi hasta olarak gecirdim ve bunu ise gitmek istememe bagliyorum. Kendimi hasta etmeye cabaladim saka gibi ama gercek. Sabah uyaniyordum mesela ve diyordum ki: Ay ben cok hastayim,basim donuyor,halsizim,yuruyemiyorum …Aslinda oyle bir sey yok ama bunlari oldurmaya calistigimi farkettim, oldurmaya calistikca yasadim. E gitmiyordum rapor mapor bir sekilde halledip. Ama ben neden boyle oldum. Sebep belli.  

Insanin yaptigi isi sevmesi kadar degerli bir sey yok bana sorarsaniz. Ve siz mutlu degilseniz bulundugunuz ortamda ve mecbur da degilseniz bu isi yapmaya kesip atmalisiniz bu hastalikli durumu ve iyilesmeye bakmalisiniz en kisa zamanda. Hayata psikolojisi bozuk, dengesiz birini cekmeye gelmediniz. Dilerim ki kimse mecbur olmasin buna.

Hayallerimin pesinden gitmeyi seviyorum. Gerceklesince biri, yeni bir hayal olusturabilirim ne var bunda. Ya da hayalim yolunda attigim adimi bir kenarda bekletmem gerekiyorsa bekletir zamani gelince kullanirim. Bence cok guzellll…

再见
21.10.2019
佳楠/伊斯坦布尔


31 Ekim 2018 Çarşamba

Guzel Seyler in 2018


Bana ne desen haklisin su an. Aman Allah`im ya o kadar cok sey soylememisim ki sana ..  Gercekten cok cok ozur dilerim canim benim. Baslayalim mi ? Kalbin dayanir mi buna :p Deneyelim bakalim.
4 Agustos 2017 de  sana demisim ki; 18 Agustos 2017 de TR ye donecegim. Evet tatli sey , dondum.. Tr ye dondukten sonra da 18 Eylul 2017 de MSA da Pasta ve Ekmekcilik okumaya karar verip kaydimi yaptirdim.

4 ay boyunca profesyonel bir mutfakta  pasta ekmekcilik egitimi aldim ki ne egitim. Ben hayatimda boyle bir sey gormedim. Baya baya askerlik yaptik. Inanilmaz bir deneyimdi benim icin. Egitim bittikten sonra 4ay da staj yaptim . Stajim okula cikti, secilen nadir insanlardan biri oldum. Staj o kadar yorucu gecti ki hic bitmeyecek sandim ilk baslarda ama alistikca zor gelmemeye basladi. Inanilmaz yoruldum. O kadar ki, iyi bir yaz tatili yaptim, uzun uzun. MSA araciligiya harika insanlarla tanistim. O kadar tatli ve temiz arkadasliklar kurdum ki, iyiki gitmisim, iyiki bu insanlari tanima firsatini kendime vermisim, iyiki boyle bir dunyayi tanima imkanini kendime tanimisim. Bana pasta ogrenmenin disindaki katkilari da o kadar cok ki saymakla bitmez.

Okul bitti hemen Ordu ya gittim. 20 gune yakin dinlendim. Ardindan Bodrum a gittim ve cok begenmedim 8gun kadar da orda kaldim.Istanbul a dondum is bakmaya basladim. Bos durmak hic iyi degildi. Guzel zaman geciriyordum ama yine de is hayatina donmeyi de 4gozle bekliyordum. Kendi basima bisiler yapmaya calistim. Pastacilik alaninda websitesi vs actim ama Agustos ortasinda ise baslayinca ilgilenemedim pastayla borekle.

Kurban bayrami tatilinde marmaris e gectim. Benim icin surpriz bir tatildi ama 9gun de Istanbul da durmak olmazdi. Iyiki gitmisim marmaris e bayildim ve hatta yerlesmeye karar verdim J Tesekkurler Turkiye;)

Armagan la yapmayi dusundugumuz bir proje vardi ama TRnin ekonomik sartlari vs buna pek uygun degildi bu sebeple de ertelendi. Bende kendi yoluma bakmaya karar verdim . Baska bir yerle gorustum . Orada baslayacagim 5 Kasim da.

Anil Can ile gorustum. Hayatimda bir takim iyilestirmeler denedim ve oldu onun vesilesiyle diyelim. Guzel isler geldi, yaptim, kazandim. Cok sukur ki her sey yolunda ve oyle de olmaya devam ediyor. Ben dunyanin en sansli insaniyim.

Eksik olan seyler de dolmak uzere hayatimda.
Cok sukur.
Cok ozur L

Canan/ 佳楠 伊斯坦布尔
31.10.2018