Ah Bu Ben 10.Bölüm
Pınar çoktan
yerini almıştı. Evraklarını da masama bırakmış haspam. Onun bulunduğu oda benim
yan tarafımdaydı ve Taner i göremiyordu. Bu güzeldi işte :) Taner gelir gelmez
Pınar onun odasına koştu. Kapıyı kapattılar ve 40dk bişiler konuştular. Taner
pek ilgilenmiyordu Pınar la. Elindeki dosyaları inceliyor arada bir Pınar a
bişi anlatıyordu ama en çok da dinliyordu. Hep Pınar konuşuyordu. Allah Allah
ya neydi bu aralarındaki devlet meselesi. Meraktan ölüyordum ben.
Yemeğe yine
en son ben inmiştim ama Şeyda ve Pınar da ordaydı. Sonra Taner de geldi.
Aslında Şeyda ve Pınar çoktan yemişlerdi ama Taner geldi diye ağırdan
alıyorlardı kalkıp defolma işini. Taner bey başka bir masaya oturmuştu.
Sessizliği bozan çalan telefonum oldu. Cebimde olduğu için kimin aradığını
görememiştim ama kulaklığımla açıp cevap verdim. Yaa kahretsin Kemal di arayan.
"Nisan , günlerdir seni arıyorum ve hiç bir şekilde çıkmıyorsun
telefonlarıma, neden" diye sordu. "Ben seni sonra aricam şu an müsait
değilim" deyip kapattım yüzüne. Bu çıt çıkmayan yerde onunla münakaşa
edemezdim şimdi. Taner hızlıca yemeğini bitirdi ve çıkarken " Nisan hn
öğleden sonra sizinle bir toplantı yapmamız gerekiyor, lütfen 2 gibi odamda
olunuz" dedi. "Peki" dedim. Pınar bana sinirli sinirli baktı. Bu
kız tam bir gerizekalı diye düşündüm. Ota boka tavır yapıyor, acaba Taner ne
kadar süre tahammül etmişti buna. Aslında neyine tahammül ettiği ortada ama
neyse dedim. Allah aşkına nasıl bir giyim tarzıydı onunkisi öyle. Sanki
defileye çıkacak. Daha mevsim kış, kız yaz mevsiminde gibi giyiniyor.
2de Taner in
odaya geçtim. "Kapıyı kapat lütfen" dedi kapadım. İşle ilgili bir
alay konumuz vardı onları hallettik. O bana akıl danıştı, ben ona akıl danıştım;
şunu şöyle yaparız bunu böyle yaparız derken saat 4 olmuştu.2 saat boyunca
işten güçten kafamızı kaldıramadık. Bu arada onunla çalışmak ne büyük zevkti. O
da öyle düşünüyor muydu acaba, yani benimle çalışmaktan zevk alıyor muydu? Çalışma
bitince "akşam bizimkileri dinlemeye gidiyorum gelmek ister misin"
dedi birden. "evet" dedim bende aynı birdenlikle:s Gülüştük.
Ben çıkınca
Pınar girdi odaya hışımla. Bir şeyler konuştular. O çıkınca Taner beni aradı
telefonla "akşama Şeyda ile Pınar da gelecekler ; çalan arkadaşlar Pınar
ın da arkadaşları olduğu için onları da davet etmişler. Sorun olur mu"
dedi." O zaman ben başka zaman gelirim, siz hepiniz önceden tanışan
insanlar olaraktan takılırsınız "dedim. "Olmaz öyle şey sen ve
arkadaşının adı neydi diye sordu "Melis" dedim. "Ha evet Melis,
o da gelsin, eğleniriz hep beraber" dedi. "Söz vermiyorum ama bir
sorayım" dedim. "Peki" dedi. Melis in bu teklife balıklama
atlayacağından emindim. Gitmeyi çok istiyordum ama Pınar ve Şeyda ya katlanabilir
miydim bilemedim. Taner onlarla olsun da istemiyordum.
Pınar,
Taner,Şeyda,Melis ve ben oturmuşuz aynı
masaya sohbet muhabbet gırla. Evet evet gittim. :/ Melis herkesle arkadaş oldu
bile.. Benden çok muhabbet ediyordu hepsiyle. Pınar Taner e yapışık bir
haldeydi gece boyunca, ağzının içindeydi resmen. Melis le göz göze geliyorduk, Pınar Taner in dibine girdikçe. Taner
rahatsız oluyor ama bir şey de söylemiyor :/ Bir ara dansa kalktılar, Allah ım oracıkta
boğmak istedim Pınar ı. E tabi bende bu esnada içtikçe içtim sarhoş oldum. Melis "istersen çıkalım" dedi, "tamam"
dedim bende. Çıkacağımızı söyledik iyi geceler diledik herkese.. Arkamızdan
Taner geldi. "Kızlar arabalarınız var ama Nisan sen istersen araba
kullanma bu halde Salih bıraksın seni, çağırdım onu gelmiştir şimdi" dedi.
"Peki"dedi Melis. Ben pek de cevap verecek halde değildim çünkü. Melis le de vedalaştık bu akşam için. "Yat
hemen uyu yarın konuşuruz" dedi.
Salih geldi benim arabanın direksiyona
geçti. Eve vardığımda ağlamaya başladım hüngür hüngür.. Dolaptan yemek için bir
şeyler arakladım, bu esnada da ağlamaya devam ediyordum tabi. "Oha lan ne
çabuk aşık oldum hiç tanımadığım birine" diye kızdım kendime. Sonra
"ama dedim aşk böyle bir şey değil miydi zaten". Kafam çok karışmıştı..
Hangi ara açtıysam hatırlamıyorum açmışım halay, düğün, eğlence sesi geliyordu
televizyondan; birileri fena halde kopuyordu. Bir de baktım flash tv açık :s Patlattım
kahkahayı sonra bi daha ağladım, elimde de kocaman bi kutu dondurma .. Gözünün
önüne getirdiğinde ne kadar da komik bir tablo öyle değil mi ?
Dışardan
gülüşmeler geliyordu. Hemen pencereye koştum. Taner in arabayı gördüm. Kapının
delikten baktım, bakmaz olaydım. Pınar ve o eve beraber girdiler. Galiba ölmek
istemiştim o an orda. O mükemmel Taner nefret edilesi biri oluvermişti gözümde .
" Gidiyim yatiyim bari" dedim. İyi ki hafta sonuydu da sabah sabah
gidip onları görmek zorunda kalmayacaktım..
27.06.2014
佳楠