1 Mayıs 2017 Pazartesi

OKU - 3

Gun Olur Asra Bedel - Cengiz Aytmatov 


Gun Olur Asra Bedel yine bir CENGIZ AYTMATOV romanidir. Bunu da bir tavsiye uzerine almistim fakat beni cok etkiledigini soyleyemem.

Kahramanimiz Yedigey kazak bozkirlarinda issiz bir aktarma istasyonunda calisir. Bir gece karisi Ukubala`nin ona dogru geldigini gorur ve kotu bir haber verecegini anlar. Yaklasik 30yildir beraber calistigi, iyi dost oldugu Kazangap`in oldugu haberini alir. Bununla ilgili yapilmasi gereken ne varsa yapmayi ustlenir. Kazangap`in cocuklarina haber verilir, olunun gomulecegi yer kararlastirilir. 
Gomulecegi yere Kazangap`in oglu basta olmak uzere herkes karsi ciksa da Yedigey, Kazangap`in vasiyeti olan Ana Beyit`e gomulme istedigini yerine getirmek uzere herkesi ikna eder. Fakat Ana Beyit 30km uzakta bir yerdedir. Digerleri icin can skici olan da budur zaten ama artik karar verilmistir oraya gidilecektir.

Aslinda butun kitap bu 30km`lik yolda gecen dusuncelerden olusur. Yedigey`in butun hayati tek tek hafizasindan gecmektedir ve bunu okuyucuya sunmaktadir.

Yolun sonuna az kala mezarligin tellerle cevrili oldugunu gorurler ve iceriye girmenin yasak oldugunu soyler bir asker. Yedigey ne kadar konussa da bosunadir karsi taraf kesinlikle iceriye alamayacaklarini iletir. Kazangap`in oglu Sabitcan mali Yedigey`e bagirir cagirir. Cenazenin geri goturulmesi konusulur fakat Yedigey bunun munasip olmayacagini oluyu oracikta gommeleri gerektigini soyler ve oyle de yaparlar. Hatta gomme islemi bittikten sonra ordaki herkese kendisinin de oraya, Kazangap`in yanina gomulmek istedigini vasiyet eder ve bu sozu alir herkesten.

Beni en cok heyecanlandiran kisim ise Sari ozek adi verilen uzay ussunde gecenlerdi.Burası Sovyet- Amerikan  ortak uzay çalışmalarının yapıldığı  Parite Uzay Üssüdür.  Bu üsten fırlayan  konvansiyonel roket ise  Amerika ile Rusya'nın or­tak projesinin ürünüdür. Uzay İstasyonu , Parite'de ilginç şeyler ol­maktadır. X gezegeninde araştırma yapacak olan  Konvansiyon uzay gemisinin, bütün dünya ile ilişkisi­ kesilmiştir.  Bu gemiye ulaşması için  bir başka uzay gemisi gönderilimiş , fakat gemide kimse bulunamamıştır. Astronotlar kayıptır. Ama gemide bir mektup bulunmuştur. Mektup, iki kozmonota aittir. Mektupta anlatılanlara göre  bu iki kozmonot bazı uzaylılarla irtibata geçmiş, Or­man Göğsü isimli bir gezegene mensup olan uzaylılar on­ları gezegenlerine davet etmiştir. 

Kozmonotlar da  görevlerini bırakarak bu gezegene gitmeye karar vermişlerdir.  Bu kozmonotların mektubunda ilginç bir detay da vardır. Yöneticilere  iç savaş ve dünyadaki gereksiz kavgaların sona erdirilmesini tavsiye etmektedirler. Bu olağan dışı gelişme üzerine Amerika ve Rusya yetkilileri gizli gizli görüşmeye başlamıştır.  Sonuc olarak bu durumun ustu kapatilmistir ve duyulmamasi için gizlenmiştir. Okudugunuz zaman astronotlarin yazdiklari mesajlara ulaşabilirsiniz. Bende en cok merak uyandiran kisim burasiydi. Kitapta ara ara bu konu islenmis ve kitaba güzel bir tat katmis.
Kitabin sonunda da Yedigey bu uzay ussunun buraya kurulmasından dolayi olan rahatsizligini dile getirmek uzere ust makamlara cikacakken, uzay ussunden uzaya roketler firlatilmaktadir.

Kitapta hemen hemen her yeni bolum basinda su cümleler yer alirdi;
“Bu yerlerde trenler doğudan batıya, batıdan doğuya gider gelir, gider gelirdi.
Bu yerlerde demiryolunun her iki yanında, ıssız, engin, sarı kumlu bazkırların özeği Sarı-Özek uzar giderdi”...


Aslinda kendi basina güzel hikayeler barindiran bir romandi fakat ben okurken biraz agir ilerledi neden bilmiyorum. Belki benim ruh halim sebebiyle. Siz okuyunca farkli hissedebilirsiniz, okuyun tabii.. Tesekkurler Cengiz AYTMATOV. 

01-05-2017
佳楠/深圳

OKU - 2

Gogu Delen Adam - Erich Schneurmann



Gogu Delen Adam, Erich Shneurmann tarafından yazilmis çokça dile cevrilmis, çokça okunmuş önemli bir kitaptır. Bana gore de herkesin okumasi gerekir. Cunku anlatılmak istenen sey cok net ve aciktir.

Samoa adli bölgeye, ilk misyonerler bir yelkenliyle gelmiş ve Samoa yerlileri bu beyaz yelkenliyi, Avrupalinin içinden cikip kendilerine geldiği, ufukta bir delik olarak görmüşler. Bu yüzden kitabin adina Gogu Delen Adam denmiş. Avrupali dan ayni zamanda Papalagi ve beyaz adam olarak da bahsedilir.  

Avrupalinin ne kadar insanlik dişi yasadigini, kendinden uzaklastigini ve asil Tanrilarinin para olduğunu anlatilir. Papalagi`nin para için neler neler yaptigini anlatir. Para ve kotuluk kavrami Tuiavii için ic içedir ve fakat Papalagi bunu bilmez, görmez.

 Papalagi insanlarin yararini değil kendi yararini dusunur. Bencildir. Paylasmayi sevmez. ISter daha cok ister. Hirslidir. Hayat beyaz adam ( Avrupali, Papalagi ) için bu sekilde geçerken gerçek doga ellerinin altinda kayip gitmekte, omur geçmektedir. Ne yazikki bunun farkında bile değillerdir. Tuivaii, “eger bir insan cok seye gereksinim duyuyorsa, cok buyuk bir yoksulluk içindedir” der.

Tokat gibi bir eleştiri niteliğinde harika bir yapit, ben bayildim size de tavsiye ederim. Her cümlesinde insanoğlunu gordum. Sadece Avrupali`yi değil butun dunyayi, kapitalist sistemin bizi getirdiği durumu. Acidim halimize, insanliga. İçimizde bu duruma karsi gelebilen ve o sekilde yasayabilen varsa ne mutlu o`na. Tesekkurler Erich Schneurmann.

01-05-2017 
佳楠/深圳